NANKÖR İNSAN YORAR

NANKÖR İNSAN YORAR

İnsan sevme hissini israf etmemeli,

Kim ne kadar sevilmeye layıksa

Onu o kadar sevmeli.

 

Necip Fazıl Kısakürek’in bu sözü kadir kıymet bilmeyen insanların iyilik aşkıyla dolu olan insanları en fazla üzen insanlar olduğunu anlatan en güzel sözlerden biri. Nerede, ne zaman nasıl kırıcı olacakları kestirilemeyen nankörler daha fazla yaralar dostlarını veya iyilikseverleri.

İyilikseverler “yoruldum” demeyi ya sevmezler ya da akıllarından geçirmezler. Ama bir nanköre rastladıkları zaman da bütün şevkleri kırılır, kendilerini bir anda hayat yorgunu olarak hissederler. Bir toplumda karşılık beklemeden yardımcı olan iyilikseverler çok değilse nankörlük çok daha tahripkâr sonuçlar doğurmakta ve yaşam iyice çekilmez olmakta.

Nankör insan sizi yorar ve dayanışma duygunuzu erozyona uğratır. Genellikle eleştiriyi tercih ederek hiç çözümün parçası olmaz. Nankörler hakkındaki şu tespitler önemli: “Nankör insana ne yapsanız, ne etseniz ona kul köle de olsanız, yaranamazsınız. Çünkü o, hiçbir zaman azıyla yetinmeyecek ve hep daha fazlasını isteyecektir.

Nankör insan kendini toplumda çok çabuk belli eder. Genellikle eleştiriyi tercih ederek hiç çözümün parçası olmaz ve doyumsuzdurlar. Çok fazla teşekkür etmesini bilmez ve kendilerine hizmet edilmesinden büyük bir keyif alırlar. Nankör insan kendisini toplumda merkez olarak görür ve hiçbir şeyi beğenmeyerek sürekli eleştirel yaklaşır. İlk fırsatta insanları küçümser.

Nankör insanın çok fazla arkadaşı yok ve yalnız olup aynı zamanda da bencildir. Aslında hasta bir insan olup kendi iç dünyasında yaşadığı fırtınalarının dışa negatif olarak yansımasıdır. Kompleksli ve utangaç olup kendisinde olan bu rahatsızlığı, topluma sert ve eleştirel davranarak kapatma çabasındadır. Nankör insanla yaşamak için önce onu çok iyi tanımalısınız ve işi en başında sıkı tutup çok fazla hizmete alıştırmamalı, eleştirilerini dikkate almamalısınız. Onu hasta olarak kabul etmelisiniz.

Fotoğrafa baktığım zaman hayat yorgunu birisini görüyorum. Yaşadığımız süre boyunca bazen anında bazen de gecikmeli farkına vardığımız nankörlük, insanı hayat yorgunu yapabiliyor ve buda fotoğraftaki gibi yüzümüze ve gözlerimizin içine kadar yansıyabiliyor.

Nankörleri mutlu etmek mümkün olmadığına göre en iyisi doğru bildiğimiz yolda devam etmektir. Goethe’nin ‘’Nankörlük, zayıf insanların işidir. Kudretli insanlar içinde asla nankör olana rastlamadım.’’ sözünü hep hatırlayarak kudretli dostlar edinmemiz gerektiğini bilmeliyiz. Kudretli dostların da sadece ekonomik ve sosyal anlamda değil karakter olarak kudretli olması gerektiğine de dikkat etmeliyiz.

Nankör insan, her şeyin fiyatını bilen fakat hiçbir şeyin değerini bilmeyen kimsedir.  (Oscar Wilde)