HOŞ SOHBET İNSANLAR

HOŞ SOHBET İNSANLAR

Biz yaşlılar neler de bilmeyiz

Hele sen belle dilimizi

Biliriz de güzel laf etmesini

Çekiniriz konuşmaktan

Yazmasını bilir yazamayız

 

Cahit Külebi’nin ‘’Uyusun da Büyüsün’’ isimli şiirinde belirttiği gibi yaşlı insanlar yılların tecrübesiyle, bilgi ve birikimleriyle karşısındakiyle aynı dili konuştuğu zaman anlatacak çok şey bulur. Konuşmaktan çekinmeyenler güzel laf etmesini bilirken konuşmaktan çekinenler ise sadece dinlerler. Bilmeliyiz ki hoş sohbet olmak hiç de kolay değil.

Bir televizyon kanalında yıllar önce hoş sohbetin güzelliğini ve keyfini insana derinden hissettiren bir program vardı. “Kalk Borusu” adlı bu programda Çetin Altan ve Tınaz Titiz değişik konularda çok keyifli sohbetler yapardı. Çetin Altan’ın değişik konulardaki derin bilgisi insanda hayranlık uyandırırken, Altan’ın mimikleri, anlatım tarzı, araya serpiştirdiği anekdotlar, sohbetin sonuna doğru okuduğu şiirler izleyiciye unutulmaz keyifler yaşatırdı.

Çetin Altan örneğinde olduğu gibi hoş sohbet bir insan olmak hiç de kolay değil. Sohbet esnasındaki samimiyet, zihinde kelimelerle yapılan dansa beden dilinin de eşlik etmesi, hazır cevap becerisi, kendinle ve hayatla barışık olma hoş sohbet insanların önde gelen özellikleridir.

Konuşmak yaşamımızda çok önemli bir yere sahip. Uzmanlara göre; “konuşmak, düz bir iletişim aracı değildir. Kişinin tüm duygularının yanı sıra düşüncelerini de çevresine ulaştırabildiği en etkin yoldur. Başkaları güzel ve etkili bir biçimde konuşuyor; ama biz öyle konuşamıyoruz. Biz de bu eksiklerimizi giderebilir, güzel ve etkili bir biçimde konuşabilir miyiz? Birçokları bu soruya olumlu bir yanıt vermezler. Onlara göre ‘güzel konuşma sanatı’ çalışmakla, özel bir çaba göstermekle öğrenilemez. Çünkü bu bir yetenek işidir.

Bu yanlış bir görüş ve düşünüştür… Konuşma doğuştan getirdiğimiz bir yetenek değildir; sonradan kazandığımız bir alışkanlık, bir beceridir. Her beceri, her alışkanlık gibi bunu da zamanla ilerletir, geliştiririz. Etkili ve güzel konuşma da bir bakıma sanattır. Nasıl ki her sanatın yerleşik, temel kuralları varsa konuşma sanatının da kendine özgü birtakım kuralları vardır. Nitekim birçok ülkenin okullarında, üniversitelerinde konuşma sanatını öğreten özel bölümler, konuşma laboratuvarları vardır. Buralarda konuşma sanatının kuralları, ilkeleri, yöntemleri uygulamalı bir biçimde öğretilmektedir…”

Fotoğrafta hoş sohbet bir insan var. Kelimelerle yaptığı dansa eli eşlik ediyor. Konuşması esnasındaki mimikler, tonlamalar, vurgular yaptığı konuşmayı etkili bir hale getiriyor. Sohbetin verdiği mutluluğu kendisi ve etrafındakiler birlikte yaşıyor. Fotoğraf bana ‘’Gönül ne kahve ister ne kahvehane; gönül sohbet ister, kahve bahane ‘’ sözünü hatırlatıyor.

Hayat giderek sıkıcı hale gelirken bu sıkıcılığı aşmanın yollarından birisi de hoş sohbetten geçiyor. Yaşamdan zevk almak istiyorsak bahaneler bularak hoş sohbetin keyfini yaşayacağımız anlar ve kişileri bulmalıyız. Ama unutmayalım ki hoş sohbet insanlar gücünü makam ve maddiyattan almadığı gibi sözlü anlatım becerisine sahip olmak en önemli güç kaynaklarıdır, dil ve bilinç ilişkisini iyi anlayıp, sorgulayan ve uygulayanlardır.